Neva...
Onur’un yüreğinde, hayatının en güzel anlarında yankılanan bir masaldı. Ta ki bir gün, sessizce yok olana dek. Ne bir iz bırakmıştı ne de bir mektup.
Sanki yeryüzünden silinmiş gibiydi. Oysa Neva silinmemişti. Satılmış, susturulmuş ve unutturulmak istenmişti. Bir adamın gölgesinde yıllarını tüketmiş, bedeninde ve ruhunda binlerce kırıkla hayatta kalmıştı. Sonra bir gün, küllerinden doğmaya karar verdi. Yeni bir yüz, yeni bir kimlik ve kâbus dolu bir geçmişin üzerine inşa edilmeye çalışılan yeni bir hayat...
Ve şimdi... Zeynep adıyla döndü. Onur’un evine sessiz bir fısıltı gibi girdi. O tanımasa da Neva her adımda onu izliyor, yitip giden zamanın acısını yutkunarak hatırlıyordu. Aşk yeniden yeşerirken, sırlar dipsiz bir uçurum gibi aralarında büyüyordu.
Peki ya sevdiğin kişi bambaşka bir yüz taşıyorsa? Tanımadığın bir kadın, aslında kalbinin geçmişte bıraktığı tek gerçekse?
Hiçbir şey göründüğü gibi değil. Ve bazı aşk hikâye Devamını Göster